
Kaygı Bozukluğuna Yaklaşım
Kaygı (anksiyete), herkesin zaman zaman yaşadığı doğal bir duygudur. Ancak bu duygu çok sık, yoğun ve yaşamı olumsuz etkileyecek düzeye ulaştığında kaygı bozukluğu olarak değerlendirilir.
Kaygı bozukluğu, kişinin gündelik yaşamını zorlaştırabilir; okul, iş, sosyal ilişkiler ve genel yaşam kalitesi üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Neyse ki, doğru yaklaşımlar ve psikolojik destekle yönetilebilir bir durumdur.
Kaygı Bozukluğunun Belirtileri Nelerdir?
Kaygı bozukluğu kişiden kişiye değişse de yaygın belirtiler şunlardır:
Sürekli endişe ve kötü bir şey olacakmış hissi
Kalp çarpıntısı, terleme, titreme
Nefes darlığı, mide problemleri
Odaklanmada güçlük
Uykusuzluk veya kabuslar
Sosyal ortamlardan kaçınma
Bu belirtiler uzun süreli ve yoğun şekilde yaşanıyorsa bir uzmandan destek almak önemlidir.
Kaygı Bozukluğunda Psikolojik Yaklaşımlar
Kaygı bozukluğunun tedavisinde en yaygın ve etkili yöntemlerden biri Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT)’dir. Bu yaklaşımda:
Kaygıya neden olan olumsuz düşünce kalıpları tanımlanır ve dönüştürülür
Danışan, bedensel belirtileri tanımayı ve yönetmeyi öğrenir
Gevşeme teknikleri, nefes egzersizleri ve maruz bırakma çalışmaları ile korkularla baş etme becerileri geliştirilir
Bazı durumlarda, psikiyatrist eşliğinde ilaç tedavisi ile psikoterapi birlikte yürütülebilir.
Çocuk ve Ergenlerde Kaygıya Yaklaşım
Çocuklar ve gençler de kaygı bozukluğu yaşayabilir. Genellikle:
Okul başarısında düşüş
Karın ağrısı, baş ağrısı gibi bedensel şikayetler
Sosyal ortamlardan kaçınma
Aşırı mükemmeliyetçilik
Ayrılık kaygısı
gibi belirtilerle kendini gösterir.
Çocuklarda oyun terapisi, bilişsel-davranışçı yöntemler ve ebeveyn rehberliği ile etkili sonuçlar alınabilir.
Aileler ve Yakınlar Neler Yapabilir?
Kaygıyı küçümsemek yerine anlamaya çalışın
“Endişelenecek bir şey yok” demek yerine yanında olduğunuzu hissettirin
Destekleyici, yargılamayan bir iletişim kurun
Gerekirse birlikte bir uzmana başvurun
Unutmayın: Kaygı Yönetilebilir
Kaygı bozukluğu tedavi edilebilen bir durumdur. Erken fark edilip uygun destek alındığında, birey yeniden huzurlu, dengeli ve üretken bir yaşam sürebilir.
Eğer siz ya da çocuğunuz yoğun kaygı yaşıyorsanız, yalnız değilsiniz. Birlikte çözüm bulmak için buradayız.